Neden Ges?

NEDEN GES?

“1500 yılında dünyada yaklaşık 500 milyon Homo Sapiens vardı. Bugünse bu sayı tam 7 milyardır. 1500 yılında insanlar tarafından üretilen toplam mal ve hizmetlerin bugünkü dolar üzerinden değeri yaklaşık 250 milyardı, bugünse yıllık üretim yaklaşık 60 trilyon dolar. İnsan nüfusu 14 kat artmasına karşın üretim 240, enerji tüketimiyse 115 kat artmış durumdadır.” Yuval Noah Harari’nin 2011 yılında yayınlanan “Hayvanlardan Tanrılara Sapiens” kitabında vermiş olduğu bu istatistik aslında günümüz evrensel sorunlarının pek çoğunun neden ine işaret etmektedir. Görüldüğü üzere üretim ve tüketim inanılmaz boyutlarda artarak kontrolden de çıkmış gözüküyor.

Bu tabloda 4 milyar yaşındaki Dünyamızın ise bu kontrolsüz güç karşısında “doğal dengeyi” kurmakta zorlandığını söyleyebiliriz. İnsanoğlunun sebep olduğu bu sorunlar, kendisi de dahil olmak üzere artık tüm canlı türleri için hayatı tehdit etmektedir. Dünyamız kendisini öyle ya da böyle bir şekilde iyileştirip kendisine yeniden bir düzen ve denge getirecektir. Ancak esas sorun Dünya kendi düzen ve dengesini yeniden inşa ettiğinde insan türü varlığını koruyabilmiş olacak mı, yoksa doymak bilmez hırslarıyla her yaşam formunu tehdit eden, yok sayan bir tür olarak yok olup mu gideceğiz? Yukarıda belirtilen üretim rakamları için aynı zamanda devasa boyutta enerji ihtiyacı bulunmaktadır. Bu enerji ihtiyacının ise yaklaşık %81’i fosil yakıtlardan karşılanmaktadır. Bu da “Küresel İklim Değişikliği” olarak adlandırdığımız ancak bugün gelinen noktada “Krize” dönüşmüş sorunun ana sebebidir.

Çözüm Nedir?

Bu “yok oluş / yok ediş” sürecine son verecek tedbirlerin acilen hayata geçirilmesi ise insanoğlunun en öncelikli sorunu ve sorumluluğudur. Bu kapsamda son yıllarda art arda acil eylem planları açıklanmış ve kampanyalar başlatılmıştır. Alınacak tedbirlerin en önemlisi ise enerji üretim modellerimizin yenilenebilir enerji kaynaklarına göre yeniden yapılandırılması olacaktır. Burada da tabi ki solar enerji en temiz enerji kaynağı olarak öne çıkmaktadır.

Sonsuz enerji kaynağı Güneş’i enerji üretimi için etkin kullanmamız Dünyamız için hayati önem arz etmekle birlikte yatırımcılarına da önemli ekonomik avantajlar sağlamaktadır. Ülke olarak enerji ihtiyacımızın büyük kısmının yurt dışı kaynaklara dayandığı düşünülünce enerji fiyatlarının ne oranda seyredeceğinin bizim dışımızdaki etkenlere bağlı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu da yüksek enerji tüketimine sahip işletmelerin öngörülemez yüksek elektrik faturalarıyla karşılaşabilecekleri riskini beraberinde getirir.

İşletmelerin Atıl Kapasiteleri: Çatılar

Oysa ki çoğu üretim tesisinin ya da işletmenin hiçbir zaman işlevsellik kazandıramayacakları geniş çatı alanları var. Bu çatılara kurulacak Güneş Enerji Santralleri ile her bir işletme kendi enerjisini üretme ve çatılarını aktif olarak kullanma imkanına sahip olmanın yanı sıra küresel iklim krizine karşı da önemli bir destek sağlamış olacaktır.

Fabrikanızın üzerine bir fabrika daha kuruyormuş gibi de düşünebilirsiniz. Yapacağınız güneş enerjisi sistemi yatırımının 4-5 yıl gibi bir sürede finansal geri dönüşü olacağını ve en az 25 yıl ömür beklentisi olan bu güneş enerjisi santralinin her yıl ortalama ne kadar üretim yapacağını da biliyor olacaksınız. Tüketiminizin üzerinde üretim gerçekleştiğinde ise üretilen fazlalık solar enerjiyi şebekeye verip, aylık mahsuplaşma ile işletmenize ek gelir sağlama imkanınız da bulunmaktadır.

Görüldüğü üzere böyle bir güneş enerjisi yatırımı hem Dünyamız, hem de sizler için çok önemli kazanımlar sağlamaktadır. Güneşli günlerle temiz ve yaşanabilir bir geleceği hep birlikte inşa edeceğiz.

Siz de İzmir’de GES kurulumu düşünüyorsanız; İzmir’in Güneş Enerjisi uygunluğunun neden lerini incelediğimiz yazımıza göz atabilirsiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.