Güneş Enerjisi Santrallerinde Yaşam Döngüsü Kalitesi – 2
Bir önceki makalemizde Güneş Enerjisi Santrallerinde Yaşam Döngüsü Kalitesi – 1 konusuna giriş yapmış, bu unsuru etkileyen ana faktörlere değinmiştik. Bu makalemizde konunun devamı olarak Yaşam Döngüsü Kalitesine etki eden diğer faktörleri anlatacağız.
İşletme ve Bakım: İşletme ve Bakım genel olarak güneş panellerinin ve inverterlerin düzenli olarak denetlenmesi ve temizlenmesini, GES’teki diğer ekipmanın düzenli periyodik kontrolü ve bakımını, güneş panellerinin etrafındaki bitki örtüsünün kontrolü ve temizlenmesi ve erişim yollarının ve diğer altyapının bakımını içerir. Ek olarak, GES İşletme – Bakım personeli güneş enerjisi santralinin performansını izlemekten, ortaya çıkan sorunları belirleyip ele almaktan ve tesisin en yüksek verimlilik ve kullanılabilirlikte çalışmasını sağlamaktan sorumludur.
İyi tasarlanmış ve uygulanmış bir İşletme ve Bakım planı, bir GES’in işletme ömrü boyunca ürettiği enerjiyi ve geliri en üst düzeye çıkarmaya, devre dışı kalma sürelerini azaltmaya ve ekipman arızası riskini en aza indirmeye yardımcı olabilir. Etkili İşletme ve Bakım, herhangi bir güneş enerjisi projesinin başarısı için kritik öneme sahiptir ve deneyimli ve kalifiye personel tarafından gerçekleştirilmelidir.
Çevresel Faktörler: Bir GES planlanırken, inşa edilirken ve işletilirken dikkate alınması gereken çevresel faktörler şunları içerir:
- Güneş ışınımı: Toplanabilecek güneş enerjisi miktarı, güneş panellerine ulaşan güneş ışınımı miktarına bağlıdır. Güneş ışınımını etkileyen faktörler arasında enlem, rakım, bulut örtüsü ve atmosferik koşullar bulunur.
- Sıcaklık: Güneş panelleri, güneş ışığını yüksek sıcaklıklarda elektriğe dönüştürmede daha az verimlidir. Bu nedenle, güneş enerjisi santralleri, enerji çıkışlarını en üst düzeye çıkarmak için görece daha düşük sıcaklıklara sahip alanlara yerleştirilmelidir.
- Gölge Faktörleri: Gölgelenme, güneş panellerine ulaşan güneş ışınımı azaltır ve dolayısıyla enerji çıkışını azaltabilir. Buna yakındaki dağ ve tepe gibi faktörler, ağaçlar, binalar veya güneş ışığını engelleyen diğer unsurlar neden olabilir. Gölgelemenin etkilerini en aza indirmek için güneş enerjisi santralleri, güneş ışığına maruz kalmayı en üst düzeye çıkaracak şekilde tasarlanmalı ve yerleştirilmelidir. Bu, minimum engele sahip bir alanın seçilmesini ve güneş panellerinin yerleşimini yakınlardaki ağaçların veya binaların gölgelenmesini önlemek üzere tasarlamayı içerebilir. İşletme sırasında GES alanındaki büyüyen otlar da gölgelenmeye neden olur. Bunların da periyodik olarak kesilmesi GES’in verimini arttıracaktır.
- Kar, Rüzgar ve Deprem Yükleri: Kuvvetli rüzgarlar, aşırı kar yağışı ve depremler güneş panellerine veya destekleyici yapılara zarar verebilir, bu nedenle GES tasarımı yerel rüzgar modellerini, aşırı kar yağışlarını ve deprem yüklerini dikkate almalıdır.
- Arazi kullanımı: Güneş enerjisi santralleri, habitat tahribatı, toprak erozyonu ve ormansızlaşma gibi çevresel etkileri olabilecek geniş arazi alanlarının temizlenmesini gerektirir. Bu nedenle, sahayı dikkatli bir şekilde seçmek ve çevresel etkiyi en aza indirmek önemlidir.
- Su mevcudiyeti: Güneş panelleri, temizlik için suya gereksinim duyar ve ihtiyaç duyulan su miktarı, kullanılan güneş enerjisi teknolojisinin türüne bağlıdır. Ayrıca sahada güvenlik ya da işletme – bakım için sürekli olarak bulunan personelin de suya ihtiyacı olur. Bu nedenle, bir GES planlarken su kaynaklarının mevcudiyetini dikkate almak önemlidir.
- Yaban Hayatı: GES’ler, özellikle kuşlar ve böcekler olmak üzere yerel yaban hayatı üzerinde etkili olabilir. Bu nedenle, yaban hayatı üzerindeki potansiyel etkileri göz önünde bulundurmak ve bunları en aza indirmek için kuş saptırıcılar ve tozlayıcı (pollinator) dostu bitki örtüsü kurmak gibi önlemler almak önemlidir.
- Kültürel miras: Güneş enerjisi santralleri, tarihi binalar, arkeolojik alanlar ve doğal manzaralar gibi kültürel miras alanları ve manzaraları üzerindeki etkiyi en aza indirecek şekilde tasarlanmalıdır.
Varlık Yönetimi: Güneş enerjisi santrallerinin Varlık Yönetimi, kurulumdan işletmeye ve bakıma kadar tüm yaşam döngüsü boyunca bir GES’in fiziksel ve finansal varlıklarının yönetimini içerir. Varlık Yönetimi Güneş enerjisi santrallerinin verimli bir şekilde çalışmasını ve maksimum gelir elde etmesini sağlamanın kritik bir şartıdır.
GES Varlık Yönetiminin ana hedefleri şunları içerir:
- Enerji üretimini en üst düzeye çıkarmak: Bir güneş enerjisi santralinin temel amacı elektrik üretmektir, bu nedenle varlık yöneticileri, enerji üretimini en üst düzeye çıkarmak için GES’in en iyi şekilde çalıştığından ve düzenli olarak bakımımın yapıldığından emin olmalıdır.
- Regülasyona uyumun sağlanması: Güneş enerjisi santralleri çeşitli yönetmeliklere ve izinlere tabidir ve varlık yöneticileri, GES’in çevresel izinler ve şebeke bağlantı gereklilikleri gibi geçerli tüm düzenlemelere uygun bir şekilde işletilmesini sağlamalıdır.
- İzleme performansı: Varlık yöneticileri, herhangi bir sorunu veya verimsizliği belirlemek için güneş enerjisi santralinin performansını izlemeli ve optimum performansı sürdürmek için gerekli düzeltici önlemleri almalıdır.
- Finansal risk yönetimi: GES’ler yüksek maliyetli yatırımlardır ve varlık yöneticileri, işletme ve bakım maliyetlerini, borç servisi ve diğer mali yükümlülükleri karşılamak için yeterli gelir ürettiklerinden emin olmalıdır.
- Gelecek için planlama: Varlık yöneticileri, GES için bakım programları, teknoloji yenilemesi ve finansal projeksiyonlar dahil olmak üzere uzun vadeli planlar geliştirmelidir
Güneş enerjisi santrallerinin yaşam döngüsü kalite güvencesi, Mühendislik, Tedarik ve Kurulum (EPC); İşletme ve Bakım (O&M) ve Varlık Yönetimi (Asset Management) bileşenlerindeki yüksek kalitedir. Varlık Yönetimi, bir GES’in ticari ve finansal yönetiminin profesyonelleştirilmesine odaklanırken, EPC ve İşletme – Bakım, Solar PV tesislerinin teknik ve ekonomik performansının anahtarıdır.
EPC, İşletme – Bakım ve Varlık Yönetimi, güneş enerjisi endüstrisinde bağımsız bölümlerdir. Bununla birlikte, her üç alanda da yüksek kaliteli hizmetlerin, GES’lerden aha büyük bir yatırım getirisine yol açması da dahil olmak üzere güneşten elektrik üretim projelerine ciddi faydalar sağlayabileceği yaygın olarak kabul edilmektedir.